Ev Sahibine Yönelik Irkçı Hakaret Kira Sözleşmesini Tehlikeye Atabilir

News  >  Immobilienrecht  >  Ev Sahibine Yönelik Irkçı Hakaret Kira Sözleşmesini Tehlikeye Atabilir

Arbeitsrecht-Anwalt-Rechtsanwalt-Kanzlei-MTR Legal Rechtsanwälte
Steuerrecht-Anwalt-Rechtsanwalt-Kanzlei-MTR Legal Rechtsanwälte
Home-Anwalt-Rechtsanwalt-Kanzlei-MTR Legal Rechtsanwälte
Arbeitsrecht-Anwalt-Rechtsanwalt-Kanzlei-MTR Legal Rechtsanwälte

Mahkeme onayladı: Kiracının ırkçı hakaretleri olağanüstü fesih sebebi olabilir

Hannover Sulh Mahkemesi (Az. 465 C 7812/5, 12.09.2023 tarihli karar) yakın tarihli bir kararında, kiracının ev sahibine karşı ırkçı aşağılamalarının ciddi bir sözleşme ihlali olarak değerlendirilebileceğini açıkça ortaya koydu. Somut olayda, ev sahibinin kişilik haklarının bu şekilde ihlal edilmesi, kira sözleşmesinin derhal, alternatif olarak süresine uygun şekilde sona erdirilmesine yol açtı.

Olayın Özeti: Kiracı ile ev sahibi arasındaki anlaşmazlık tırmandı

Davanın çıkış noktası, bir tartışmada kiracının ev sahibine defalarca ırkçı hakaret ve aşağılayıcı ifadeler kullanmasıydı. Kiracı ile ev sahibi arasındaki ilişki önceden de gergindi, taraflar arasında uzlaşma sağlanamamıştı.

Mahkemenin tespitlerine göre hakaretler hem bizzat hem de üçüncü şahısların huzurunda gerçekleştirildi. Bu durumlar ev sahibi lehine ağırlaştırıcı bir etki oluşturdu, zira aşağılama yalnızca özel bir ortamda değil, kamuya açık şekilde gerçekleşti.

Hukuki Değerlendirme: Kira sözleşmesinin ve ev sahibinin haklarının ihlali

Sulh Mahkemesine göre, ev sahibine yönelik kasıtlı ırkçı hakaretler, kira sözleşmesi kapsamında § 543 Abs. 1 ve Abs. 2 Nr. 3 BGB uyarınca ciddi ve bilinçli bir yükümlülük ihlali teşkil eder. Bu tür ifadeler, taraflar arasındaki güven ilişkisini kalıcı olarak bozar ve ev sahibinin kira sözleşmesini derhal sona erdirme konusunda meşru bir menfaatini doğurur.

Olayın Özeline Göre Değerlendirme

Mahkeme, her olayın özelinde değerlendirme yapılması gerektiğini ve daima kiracının barınma hakkı ile ev sahibinin huzurlu ve karşılıklı saygıya dayalı bir sözleşme ilişkisi kurma menfaatinin tartılması gerektiğini vurguladı. Somut olayda, hakaretlerin kasıtlı ve ağır nitelikte olması ve ayrıca § 241 Abs. 2 BGB’deki karşılıklı saygı yükümlülüğünün ciddi biçimde ihlal edilmesi nedeniyle ev sahibinin menfaatleri ağır bastı.

İhtar veya Kira Sözleşmesinin Devamı Hakkında Hak Talebi Yok

Mahkeme, somut olayda, ev sahibinden kira sözleşmesini devam ettirmesinin veya önceden bir ihtar vermesinin beklenemeyeceği sonucuna vardı. Özellikle, ağır şeref ihlallerinde ve güven ilişkisinin yükümlülük ihlali nedeniyle geri dönülmez şekilde bozulduğu vakalarda ihtar zorunluluğu ortadan kalkar.

Kira Hukuku Açısından Önemi ve Toplumsal Relevansı

Hannover Sulh Mahkemesi’nin kararı, konut piyasasında ayrımcılık ve ırkçı hakaretlerin önemsiz olmadığını, aksine ciddi kiracılık hukuku sonuçları doğurabileceğini göstermektedir. Kira ilişkilerinin temelinde asgari bir karşılıklı saygı ve özen yatmaktadır. Bu ilkenin ağır şekilde ihlal edilmesi durumunda, ev sahipleri sözleşmeyi derhal sona erdirme hakkını kullanabilir.

Masumiyet Karinesi ve Devam Eden Dava Hakkında Bilgilendirme

Hannover Sulh Mahkemesi’nin kararı, somut olaya özel niteliktedir. Devam eden davalarda, ilgili her kişi açısından kesinleşmiş mahkeme kararına kadar masumiyet karinesi geçerlidir. (Kaynak: urteile.news)

Hedef Kitle: Şirketler, yatırımcılar, varlıklı şahıslar

Gayrimenkulleri yatırım aracı olarak kullanan şirketler, kurumsal ev sahipleri ve varlıklı şahıslar için bu gelişme, kira ilişkilerinin dikkatli ve çatışmasız yönetiminin önemini ortaya koymaktadır. Irkçı ayrımcılık yalnızca ev sahibinin hukuki durumunu etkilemekle kalmaz, ayrıca mülk sahiplerinin toplumsal algısını, itibarını ve gayrimenkul portföyünün istikrarını da etkiler.

Özet ve İleriye Yönelik Sorular

Hannover Sulh Mahkemesi’nin kararı, Alman Medeni Hukuku’nun konut kira ilişkilerinde ciddi ayrımcılık ve insan onurunun ihlali karşısında hoşgörü göstermediğini açıkça ortaya koymaktadır. Bu ilkelere aykırı davranışlar, sözleşme ilişkisinin derhal sona erdirilmesine yol açabilir.

Tüm piyasa katılımcıları açısından bu durum, önemli hukuki ve toplumsal sonuçlar doğurur. Kira ilişkisinde, örneğin hakaret veya ayrımcılık eylemleriyle ilgili hak ve yükümlülükler konusunda tereddütler mevcutsa, kapsamlı hukuki danışmanlık alınması tavsiye edilir.

MTR Legal’in Almanya genelinde ve uluslararası çalışan avukatları, gayrimenkul hukuku alanında geniş tecrübeye sahip olup, kira ilişkisi ve medeni hukukun ilgili tüm konularında destek sunmaktadır.

Hukuki bir sorununuz mu var?

Danışmanlığınızı rezerve edin – Tercih ettiğiniz tarihi çevrimiçi seçin veya bizi arayın.
Ülke çapında danışma hattı
Şimdi ulaşılabilir

Şimdi geri arama talep et

ya da bize yazın!